2 Haziran 2010

ABBAS ve MURAKIP -2-

Abbas: Yahudi zulmüne karşı ne yapabiliriz?

Murakıp: Türkistan'da Çin, Irak ve Afganistan'da ABD, Çeçenistan'da Rus ve Bosna'da Sırp zulmüne karşı ne yapabildik ki Yahudi'nin hakkından gelelim.

Abbas: Susacak mıyız?

Murakıp: Elbette hayır, ama İsrail'in terörist ordusunun reçetesi savaş ve kandır. İsrail haritadan silinmelidir, ama bu pek de mümkün değil. Elbette sivil Yahudiler düşmanımız değildir, ama terörist İsrail ordusu bozguna uğratılmalıdır. İsrail'in hamisi ABD ve kapitalist sermaye buna izin verir mi? Elbette izin vermezler. Elimizden geldiğince tek dişi kalmış barbarlarla mücadele etmeliyiz, ama ne yazık ki yapabileceklerimiz sınırlıdır.

Abbas: Yahudi düşmanı mıyız?

Murakıp: Asla değiliz. Kundaktaki masum Yahudi bebeğin ne suçu var ki Yahudi düşmanı olalım. Sadece ve sadece adil bir dünya istiyoruz, ama terörist İsrail bu dünyanın habis urlarından birisidir.

Abbas: Sen nasılsın peki?

Murakıp: Çok şükür iyiyim ve terfi gerginliğinden kurtulursam daha da iyi olacağım. İçimdeki fırtınalar çoktan dindi. Sessizlikte ve yalnızlıkta huzur buldum. Kendi kozamı örmeyi öğreniyorum.

Abbas: Kemal Kılıçdaroğlu CHP'yi dönüştürebilir mi?

Murakıp: Hayır. Birincisi, CHP sol bir parti değildir. CHP bürokrasinin ve laik kapitalistlerin partisi konumundadır. Bu ülkede gerçek anlamda sol bir parti mevcut değildir. Kılıçdaroğlu'nun itici gücü de kartel medya ve laik sermaye gücüdür. CHP aynı CHP'dir ve aynı kalmaya devam edecektir.

Abbas: Sağcı mısın?

Murakıp: Derdim ne sağdır, ne de sol... Türkiye'nin kalkınmasını, şehit cenazelerinin bitmesini ve Anadolu insanının yüzünün gülmesini istiyorum.

Abbas: Politikadan hoşlanmıyorsun gibi.

Murakıp: Evet, siyasi bir insan değilim. Seçim zamanı oyumu veririm ve diğer seçime kadar sabırla beklerim.

Abbas: Peki hangi siyasi duruştan nefret ediyorsun?

Murakıp: Darbelere ve cuntalara özlem duyan siyasi duruştan nefret ediyorum. Elbette Türk Silahlı Kuvvetleri bizim için çok özel, ama cuntacıların ordudan tasfiyesini istiyorum.

Abbas: Neler yapacaksın?

Murakıp: Huzurumu bozacak hadiselerden ve kişilerden uzak durmak istiyorum. Huzuru kendimde ve yalnızlıkta buldum. Kendi dünyamın ışığıyla aydınlanmak istiyorum. Evimdeki odamın görünüşünü değiştirmek ve yeni eşyalar almak istiyorum. Yeni eşya mı? Klima, TV, DVD oynatıcı ve güzel bir koltuk... Dizi seyretmeyi çok sevdiğimi belirtmiştim. Avrupa Yakası, Hatırla Sevgili, Heroes ve Lost'un DVD'lerini buldum. Yakın zamanda Ekmek Teknesi ve Prison Break bölümlerini bulmak istiyorum. Kahvemi yudumlarken sevdiğim dizileri seyretmek güzel bir duygu. Elbette bol bol kitap okumak istiyorum. Kendi dünyamda mutlu ve mağrur yaşamak istiyorum. Bazı şeyler için çok geç gibi ve sanki köprünün altından suların çoktan akmasını da bıraktım köprüler de çoktan yıkılmış gibi... Lütfen, huzurumu bozmasınlar ve beni rahatsız etmesinler.

Abbas: Dünyanın bütününü etkileyen iki kavram söyleyebilir misin?

Murakıp: Hırs ve azim...

Abbas: Hırs ve azim mi dünyayı bütünüyle etkliliyor?

Murakıp: Evet, kesinlikle evet... Hırslı insan kuduz köpek gibidir ve etrafına saldırır. Hırslı insanda vicdan ve ahlak hiç yoktur. Bak İsrail'e, kapitalist köpeklere, vergi kaçıran adilere, rüşvet alanlara. Hepsi de hırslı kuduzlardır. Azimli insan çalışkandır, tuttuğunu koparır, başkasını kıskanmaz ve vicdanlıdır. Bu kadar yeter...

Hiç yorum yok: