17 Mayıs 2009

Eskilerden 4...ÖZELLEŞTİRMELER HAKKINDA

Kısaca özelleştirmelere değinmek istiyorum. Bir iktisatçı gözüyle olaya değinmek istiyorum. Devletin sosyal yönü elbette olmalıdır, ama bu demek değildir ki KİT'ler yarı kutsal yerlerdir ve muhafaza edilmelidirler. Birincisi, bütün KİT'ler kötü yönetim ve hortumlanma tehlikesi altındadır. Bu acı gerçeği engellemeniz çok kolay bir olay da değildir. İkincisi, devletin otoyol, köprü gibi basit sayılabilecek işlerle ne iş olabilir ki. Tamam, derler ki özel sektörün olamadığı yerde devlet olsun. Sorarım o zaman ki devlet teşvik veremiyor mu? Örneğin, elektronik eşyalar için chip üretiminde yetersiz kalıyorsak bu açığı devlet mi kapatmalı? Hayır, stratejik konularda özel sektöre teşvik verirsiniz ve verimliliğiniz gayet güzel de olur. Devlet asli işlevlerine dönmelidir en kısa sürede. Eğitim, sağlık, etkin yasama ve denetim devletin asli görevleridir. Sosyal devlet olduğunuzu unutmamak da sizin elinde. TOKİ yine dar gelirli ailelere konut yapsın, ama devlet birilerinin çiftliği durumuna gelen KİT'leri de en karlı şekilde özelleştirsin.

Özelleştirmenin yöntemleri konusunda itirazlar gelebilir. Örneğin, kamu bankalarının tamamen yabancılara satılmasına ben de karşıyım, ama bu sorunu da İMKB'de halka arz gibi, nitelikli Türk ortak gibi eylemlerle çözebilirsiniz. Özelleştirmeyi destekliyorum, ama yöntemler konusunda ki itirazları kabul edebilirim. Özellikle finansal piyasaları serbestleştireyim derken dikkatli olmak gerekir. Bankacılık sektörü çok stratejiktir ve bu alanda yerli payı her zaman çoğunluk olmalıdır ve yabancı payı sınırlanmalıdır. Öte yandan, bir köprünün yabancılara satılmasında hiçbir mahzur görmüyorum.

Özelleştirmeyi destekliyorum, ama finansal piyasalarda çoğunluk asla yabancılarda olmamalıdır. Diğer alanlarda yabancıya düşmanlık duyanların yanlış düşündüğünü savunuyorum.

( Y=C+I+G+NX). Milli gelir denklemi yan tarafta. Toplam refahı artırmanız için özel sektörün önemi ortada. İnanmayan bu denklemi sorgulasın.

14/07/2007

Hiç yorum yok: