13 Eylül 2013

DERİN BİR KONU

Ve çok derin bir konu... Sünni, Şii ve Alevi meselesi... Kendi fikirlerimden ibaret...

1- 21. YY.'da mezhep kavramının anlamını yitirdiği kanaatindeyim. Bilgi çağındayız. Ve Kur'an hükümleri ve Peygamber uygulamaları herkese açık. "Ben şu mezhebin gururlu bir üyesiyim." diye diretmenin anlamı yok! İlla bir mezhebe bağlı olacaksan, sus ve bu konu senle mezara kadar gizli kalsın.

2- Mezhep konusunda kimsenin damarına basmamak çok önemli. Örnek sinir cümleleri: " Sünniler Ehl-i Beyt'i sevmez ve Muaviye'ye değer verirler." veya "Aleviler namaz kılmaz ve saz çalıp eğlenirler." veya "Şiiler Halife Ömer'i sevmedikleri için zındıklığa yakın bir yerdedir." gibi... İhtliaflı konularda susmak, susmak ve yine susmak gerek.

3- Alevilerin Müslüman olmadığını iddia etmek bence büyük vicdansızlık... Bunu iddia eden Sünniler cidden vicdansız... Aleviliğin illa ki İslamiyet'ten farklı bir din olduğunu iddia eden Alevi kardeşler de var. Lütfen, acele karar vermeyin bu konuda... Düşünün, düşünün, tekrar tekrar düşününün...

4- Nusayriler... Bence kesinlikle Alevi değiller. Sünni kesim onları GULAT olarak tanımlıyor, ama ben susuyorum. Nusayriler kendini anlatmalı... Cidden gizli inançları var mı, yoksa efsane mi; emin değilim... Ama Alevi olmadıkları kesin. Doğu Akdeniz'de çok sayıda Arap asıllı Nusayri vatandaşımız olduğunu unutmamak gerek? Cidden Nusayrilik hakkında çok efsane var.

5- Cami ve Cem evi birliği deniyor. Peki camiler bir mi? Sünni ve Caferi camileri bile ayrı çoğu coğrafyada. Peki bir olmak mümkün mü ve bir olmak asimilasyon mu? Niyetinize bağlı... Samimi olarak birlik olabilir ve bu asimilasyon olmak zorunda değil. Yani aynı bahçenin içinde bu kültüre ait ibadethaneler olsa ve saygıyla herkes ibadetini etse, ne güzel olmaz mı?

6- Gelelim Diyanet'e... Cem evleri de elbette devlet tarafından desteklenmeli. Yani dedelerin maaşı ve cem evlerinin ihtiyaçları ve yeni cem evleri açılması için devlet desteği zorunlu. Aynı şey camiler için de geçerli. Devlet desteği ne zaman mı gereksiz olur? İbadethaneler kendilerine ait vakfa sahip olur ve vakıf kira, bağış gibi düzenli desteğe sahip olur... İşte o zaman...

Hiç yorum yok: